TBMM Genel Kurulu'nda İklim Kanun Teklifi üzerine söz alan CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, "Bu kanunun iklimle, doğayla alakası yok.
TBMM Genel Kurulu'nda İklim Kanun Teklifi üzerine söz alan CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, "Bu kanunun iklimle, doğayla alakası yok. Doğayı önemsemeyen sermayeyi önceleyen bir kanun. İklim değişikliğine neden olan uygulamalara devam edelim ama bunun için bir miktar da para toplayalım diyorsunuz" dedi. İYİ Parti grubu adına konuşan Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ise, "Doğayı korumuyorsunuz, arıtma tesislerini yapmıyorsunuz. İlgili cezaları ve kanun maddelerini uygulamıyorsunuz ama şimdi diyorsunuz ki ucunda ticaret olan bir iklim kanunu geldi, bunu geçirelim" ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulu'nda İklim Kanun Teklifinin birinci bölümü üzerine görüşmeler tamamlanarak maddelerin görüşmelerine geçildi. Birinci bölüm üzerine Yeni Yol Partisi adına söz alan Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ şunları söyledi:
Hem sorunun hem de bundan en çok etkilenecek ülkelerin başında geliyoruz. Son yıllarda yaşadığımız tabii afetler, yangınlar, kuraklık bunun en önemli göstergelerinden birisi. Tüm bu gerekçelerle güya hazırlandığı belli olan kanun teklifinde ülkemizin kangren olmuş sorunlarına bir çözüm var mı? Mesela bu kanun yürürlüğe girdiğinde kömür santralleri kapanacak mı, hayır. Toplu taşımaya öncelik verilip bireysel otomobil kullanımı azaltılacak mı; hayır. 5'li, 10'lu, 20'li çetelere verilen ve doğamızı katleden imtiyazlar devam edecek mi; evet. Mesela Kaz Dağlarında, Karadeniz'de, Ege ve Akdeniz'de ağaçların kesilmesinin önüne geçilecek mi; hayır. Yani tüm bunları önleyecek bir düzenleme yok. Ülkede hava kirliliğine neden olan kömür, petrol, gaz kullanımını azaltacak mı; hayır. Peki arttıracak mı? Buna kesinlikle evet diyorum. Söz konusu düzenlemede halk sağlığının korunmasına, sağlık sistemini iklim krizine dirençli hale getirmeye yönelik bir düzenleme var mı; o da yok. Hava kalitesinin iyileştirilmesi için herhangi bir somut hedef ortaya konulmuş mu; o da yok. tek bir elle tutulur veriye dayanmayan gerekçelerle bir kanun metni hazırlanıyor ve bunun ülkemizin iklim sorununa çözüm getireceği iddia ediliyor. Ne kadar hazin."
"Ucunda ticaret olan bir iklim kanunu geldi, bunu geçirelim diyorsunuz"
İYİ Parti grubu adına konuşan Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ise şunları söyledi:
"İklim sorunlarının tek nedeni sera gazı emisyonları değildir. Yanlış arazi kullanımı, ormanların yok edilmesi, sanayi ve kentsel kirlilik gibi faktörler en büyük etkenlerdir. Kendi vatandaşını, çiftçilerini, sanayicisini koruyamayan bir iklim politikası olur mu? Halkımızın sırtına yeni bir maliyet yüklemek midir çevreyi korumak? Asıl yapılması gereken yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmak, ormansızlaşmanın önüne geçmek ve doğanın kendisini yenilemesini desteklemektir. Çevreyi korumak adına yalnızca karbon ticareti yaparak başarıya ulaşılmaz. Bu süreçten çok uluslu şirketlerin yararlanacağı son derece açıktır. Şimdiye kadar yapmanız gerekenleri yapmıyorsunuz. Doğayı korumuyorsunuz, arıtma tesislerini yapmıyorsunuz. İlgili cezaları ve kanun maddelerini uygulamıyorsunuz ama şimdi diyorsunuz ki ucunda ticaret olan bir iklim kanunu geldi, bunu geçirelim. Biz buna evet demeyeceğiz."
"Bu teklif halkımıza mı yoksa şirketlere mi 'fırsatlar' sunacak bilemedik"
CHP grubu adına konuşan Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ise, "Kanunu veren iktidar partisinin sıralarında üç kişi oturuyor" diyerek tepki göstererek şunları söyledi:
"Teklifin hazırlık sürecinde ilgili taraflar maalesef sürece dahil edilmemiştir. Canlı yaşamını etkileyen konularda Bakanlığın kapalı kapılar arkasında çalışması da asla kabul etmiyoruz. Yani neyi kimden saklıyorsunuz anlayabilmiş değilim. Kanunun amacı iklim değişikliği ile mücadele etmek olmasına karşın bu hedeflere ulaşmak için atılması gereken somut adımlar net bir şekilde belirlenmemiştir. İklim değişikliğine uyum faaliyetlerinin hangi mekanizmalarla hayata geçirileceği, hangi araçların kullanılacağı ve bu araçların nasıl denetleneceği de açıkça belirtilmemiştir. Bu teklif halkımıza mı yoksa şirketlere mi 'fırsatlar' sunacak bilemedik."
CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız ise, "Bu kanunun iklimle, doğayla alakası yok. Doğayı önemsemeyen sermayeyi önceleyen bir kanun. İklim değişikliğine neden olan uygulamalara devam edelim ama bunun için bir miktar da para toplayalım diyorsunuz. Bir yandan bütün ülkeyi Erzincan İliç'te olduğu gibi parsel parsel maden şirketlerine satacaksınız, ormanlarımızda binlerce ton dinamit patlatmasına izin vereceksiniz, kıyıları tarumar edeceksiniz bir yandan da dostlar alışverişte görsün diyerek iklim kanunu çıkarıyoruz diyeceksiniz. Bu ikiyüzlülüktür. Nasıl ki yolları, köprüleri geçiş garantisi ile yandaş müteahhitlere bağladınız, nasıl yeraltı kaynaklarını sattınız, nasıl kur korumalı faizle birilerini zengin ettiniz şimdi de havayı alıp satacak bir borsa haline getirdiniz" dedi.