“Mavi Gelecek Birlikte Mümkün”
12 metreden küçük tekneler ile kıyıya yakın bölgelerde, pasif av araçları ile yapılan günübirlik balıkçılık faaliyeti olarak tanımlanan küçük ölçekli balıkçılık, geçimini balıkçılıkla sağlayan kıyı topluluklarının refahı açısından önemli bir yere sahip.
Küçük ölçekli balıkçılık, Akdeniz'de önemli bir sosyo-ekonomik faaliyet.
Akdeniz’in tamamında balıkçı filolarının %83'ünü oluşturuyor ve 570.000’den fazla kişiye istihdam sağlıyor.
Küçük ölçekli balıkçılık, sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda Akdeniz'in kültürel kimliğinin de önemli bir parçası.
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) ve Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜR-KOOP), küçük ölçekli balıkçıların yönetim süreçlerine katılımını güçlendirerek sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının artırılması amacıyla Küçük Ölçekli Balıkçılık için Teknik İşbirliği Protokolü imzaladı. Protokol WWF-Türkiye’nin Hırvatistan, İspanya, İtalya ve Tunus ile birlikte yer aldığı uluslararası “Akdeniz'de Küçük Ölçekli Balıkçılığın Dönüşümü" projesi kapsamında imzalandı.
Protokol ile ilgili tüm tarafların katılımının teşvik edilerek Ulusal Küçük Ölçekli Balıkçılık Platformu’nun güçlendirilmesi ve sektörün sürdürülebilirliğinin desteklenmesine devam için iş birliği kararı alındı. Bu doğrultuda ulusal platform çalışmalarıyla sektörün sosyo-ekonomik koşullarının iyileştirilmesi ve genç nesiller için yeni iş olanaklarının yaratılması hedefleniyor. Bunun yanı sıra, Küçük Ölçekli Balıkçılık için Bölgesel Eylem Planı’nın benimsenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği başta olmak üzere yönetim süreçlerinin iyileştirilmesi amaçlanıyor.
WWF-Türkiye Genel Müdürü Ömür Kula konuyla ilgili şu görüşleri dile getirdi: “Denizlerimizdeki balık stokları hızla tükeniyor, deniz ekosistemleri hızla kirleniyor, tahrip oluyor. Bu yok oluş, sadece bir doğa sorunu değil. Aynı zamanda ülkemizdeki yaklaşık 13 bin küçük ölçekli tekne ile geleneksel balıkçılık zanaatını sürdüren ailelerin geçim kaynağı olması nedeniyle sosyo-ekonomik açıdan da yaşamsal bir tehdit. İşte bu noktada küçük ölçekli balıkçılık gerek balıkçılıkla geçimini sağlayan toplumların gıda güvenliği ve refahı, gerekse deniz ekosisteminin sağlığının korunması açısından kilit bir role sahip.
WWF-Türkiye olarak, balıkçılar, yerel paydaşlar, sivil toplum, bilim insanları, karar alıcılar arasındaki iletişimi ve ilişkileri kuvvetlendirerek kıyı topluluklarının geçimini sağladığı balık stoklarını çoğaltma ve uzun vadede gıda ve gelir kaynaklarını güvence altına alma yönündeki çabalarına katkı sağlamak için çalışıyoruz. Bu noktada yaklaşık 30 bin ortağı ve 16 bölge birliği ile balıkçılık alanında güçlü bir temsiliyet gücüne sahip Sür-Koop’un desteği kritik bir öneme sahip. Bugün 2018’den bu yana birlikte çalıştığımız SÜR-KOOP ile ortaklığımızı geleceğe taşıyoruz. Mavi bir gelecek #BirlikteMümkün”
SÜR-KOOP Genel Başkanı Ramazan Özkaya da imza töreninde “SÜR-KOOP’un denizlerimizin geleceği için çalışmalar yürüten WWF-Türkiye ile iş birliği yıllar öncesine dayanıyor. Uzun yıllardır devam eden iş birligimizde ortak yönetim başta olmak üzere çok başarılı işlere imzalar attık. Bugün de bugüne kadarki çabalarımızı denizlerimizin sürdürülebilirliği için geleceğe taşımak amacıyla bir aradayız. İlerleyen dönemlerde mevcut ve henüz çalışma aşamasındaki projelerde yan yana durmak bizleri güçlendirecek. Sürdürülebilir balıkçılığı birlikte mümkün kılacağız” dedi.